Günün Sözü :

buy tamoxifen citrate

tamoxifen uk price redirect tamoxifen uk brands

buy amitriptyline uk

buy amitriptyline

where to buy naltrexone in uk

buy naltrexone uk sharpcoders.org buy naltrexone online

buy antidepressants visa

amitriptyline and tinnitus website amitriptyline without prescription
Gerçek zengin, bilgisi çok olan insandır. (Hz. Ali (r.a))
24.07.2015 - Kaynak


Hangi Müslümanlık


Aslında bu yazının başlığını 'Hangi İslamiyet' olarak tasarladım. Ama başlığın oluşturacağı yanlış algıdan dolayı 'Hangi Müslümanlık' başlığını tercih ettim.
Siyasette, ekonomide, silah gücünde, zenginliğinde, dünyaya yön vermede aktif rol oynayan ülkelerle -bir de coğrafyaları konumu gereği stratejikse- oynanacağı ve rahat bırakılmayacağı apaçık ortada. Büyük balık sendromu her ne kadar ürkütücü ise de, bir vakıaya işaret ettiği de gerçektir.
Şimdi yığınla yeni mezhep, meşrep, dini akım, dini cemaat oluştu. Hem de çok kısa süre içinde. Garip fetvalar veriliyor. Ortadoğu'da kan oluk gibi akıyor. Müslümanlığın neresinde durulduğu belli değil. Hangi kaynak esas alınıyor. Müslümanlar olarak biz hangi durumu sergilemeliyiz.
Elbet bu soruların cevabını biliyoruz. Ama bizim bilmemiz yetmiyor. Dünyanın ve İslam âleminin de bu konulardaki bulanıklığını gidermeliyiz.
İslam'ın iki temel kaynağı var. Birisi Kuran-ı Kerim ötekisi sahih sünnet. Bunu işlevlendirmek için de edille-i şer'iyye düzleminde- kıyas ve icma var.
Eski ulemanın çizgisi belli. Mezhep esasları belli olan Hanefi - Şafii - Maliki - Hanbeli - Caferi mezheplerinin duruşu ve müntesibi kalmamış Evzai - Zahiri -Nehai ve benzeri mezheplerin de duruşu belli. Yıllarca bu duruşlar kan, barut, kaos, şiddet üretmedi. Çünkü itidal vardı. Denge vardı.
Zaten bugünkü kaos ve belirsizlik de ne dinin kendinden, ne kaynaklarından ve ne de nasslarından kaynaklanıyor. Siyaset ve ucu belirsiz bir oluşumlar kıyametinin kendilerine meşruiyet oluşturmak çabasıyla fetvalar ve olurlar bulmak için hükümleri zorlamalarından başka ne olabilir ki.

Acil bir şûra çağrısı

Din belli yani; Kuran-ı Kerim belli, sahih sünnet belli. Ulemanın duruşu belli. Bütün İslam ülkelerinden toplanacak ve ama itibar edilecek ulemanın mutlaka bir araya gelip bir deklarasyon yayınlaması gerekiyor. Hem İslam âlemine ve hem de bütün dünyaya dinin müsaade ettiği ve etmediği -belki malumun ilamı olsa da- ilkeleri kalın kalemle bildirmeleri gerekiyor. Kafalar böyle düzelir. İttihamlar böyle kesilir. Hücumlar böyle durur.

Kısacası;

1- İslam ittihadında esas olan ilkelerin altı çizilmeli.
2- İnsan amel ilişkisi, büyük günahların dindeki durumu anlatılmalı.
3- Büyük günahların kişiyi din dışına taşımadığının altı çizilmeli.
4- İslam'da savaşa bakış, barış, silm gibi kavramlar vurgulanmalı.
5- İslam fıkhında sivillerin pozisyonu açıkça sergilenmeli.
6- Kıble ehlinin tekfiri konusu ele alınmalı.
7- Müslüman gençlerin okuması gereken mutedil eserlerin listesi verilmeli.
8- İslam'da itaat, emir, teslimiyet konularının sınırı çizilmeli.
9- İhtilaf ve ittifak konularına dinin bakış açısı ortaya konulmalı.
10- Belki müyesser -kolay- erişilebilir ve özet bir tefsirin yeniden kaleme alınması (veya derlenmesi) konuşulmalı.
Kısacası; Müslüman gençlerin kafalarındaki bulanıklık giderilmeli. İslam'a uzaktan bakan önyargılı kesimlerin cehaleti giderilmeli.
Bu ne yeni bir din çizmedir, ne de yeni bir mezhep oluşturmaktır. Ama lidersiz, otoritesiz, toparlayıcı misyonları kurulmamış bir bilgi dağınıklığının giderilmesi için böyle bir faaliyet elzemdir. Sadece bugün için değil. Gelecek içinde lazım.
Bu olmazsa; "İslam âlemi olarak kabullerimiz ve retlerimiz şudur" deklarasyonu olmadıkça, meydana gelecek her şiddet, kaos ve ölümden bir ümmetin tümü sorgulanacaktır. En azından kafalarda.

Hz. Peygamber'in (s.a.v.) sünnetine dönme zorunluluğu

Hz. Peygamber'in (s.a.v.) uygulamaları anlamındaki sünnetini kastediyorum. Efendimizin uygulamaları Kuran'ın en güçlü tefsiridir. Çünkü hiç kimse O'na inen Kuran'ı, O'ndan daha iyi bilemez. Efendimizin inen ayetleri yorumlaması, beyanı O'na Allah'ın verdiği bir görevdir.
Putperest Bedir esirlerine uyguladığı insani muamele, Taif'te taşlayanlara bedduayı reddetmesi, Uhud'da dişini kıranlara beddua etmemesi, Hz. Hamza'yı şehit eden Hz. Vahşi'yi affetmesi, kendisine suikast düzenleyen onlarca kişiyi, onlarca hadiseyi affetmesi, Mekke fethinde putperest akrabalarıyla ilişkiyi kesmemesi, Hint gibi, Ebu Süfyan gibi isimleri affetmesi ve daha yüzlerce büyük toleransı yeniden oluşmalıdır. Konuşulmalıdır.
Paylaşılmalıdır. Kuran-ı Kerim'i anlamada sünnet yok sayılsa, hadisler devreden çıksa büyük bir kaosun, zulmün, ihanetin kapısını aralamış oluruz. Bu büyük tehlikeyi iyi görmeliyiz. Çünkü bu tehlike İslam'la oynayıp, nasslara istediklerini söyletenlerin ekmeğine yağ sürer.


Paylaş : Facebook'a Paylaş Twitter'a PaylaşMyspace'e PaylaşDelicious'a PaylaşFriend Feed'e PaylaşTechnoratiye PaylaşDigg'de Paylaş




Diğer Yazılarımdan Bazıları
  Daralınca namaza dur (31.10.2025)
  Peygamberimizi ihtiyarlatan ayet (24.10.2025)
  Gençliğin rol modeli kimdir? (17.10.2025)
  Üzülme, Allah bizimle beraberdir (10.10.2025)
  İslam, savaşta bile çocuk ve kadınları öldürmeyi yasaklar (03.10.2025)
  Hazreti İbrahim diyalektiği (26.09.2025)
Sayfa Başı
03.11.2025 Ezan Vakitleri
İmsak : 06:04   İkindi : 15:39
Güneş : 07:30   Akşam : 18:05
Öğle : 12:53   Yatsı : 19:26
      Duyurular
31.10.2025
Hocamizin bu haftaki gazete de "Daralinca namaza dur" yazisi çikti. Yazinin tümünü sitemizden veya gazetenin internet sayfasindan okuyabilirsiniz.
Devamı...
24.10.2025
Hocamizin bu haftaki gazete de "Peygamberimizi ihtiyarlatan ayet" yazisi çikti. Yazinin tümünü sitemizden veya gazetenin internet sayfasindan okuyabil
Devamı...
17.10.2025
Hocamizin bu haftaki gazete de "Gençligin rol modeli kimdir?" yazisi çikti. Yazinin tümünü sitemizden veya gazetenin internet sayfasindan okuyabilirsi
Devamı...
      Ziyaretçi
                   Sayısı
Aktif : 11573
Bugün : 7861
Bu Ay : 48141
Bu Yıl : 4478419
Toplam : 190884913
* 01.01.2011 Tarihi itibari ile
      Dini Sözlük