Günün Sözü :

buy naltrexone online india

buy low dose naltrexone canada click here buy naltrexone online

accutane without birth control

buy accutane malaysia patemery.azurewebsites.net buy accutane malaysia

abortion pill over the counter in usa

abortion pill online usa

where can i buy naltrexone online

naltrexone buy blog.bitimpulse.com buy low dose naltrexone online
Dünya, mü'minin zindanı, kafirin de Cennetidir.(Müslim, Zühd 1)
08.12.2017 - Kaynak


Dünya Müslümanları özeleştiri yapmalı


Dinine bağlı olanların hem özeleştiri ve hem de empati yapması lazım. Bu artık elzem hale geliyor ve hatta gecikiyor.
Dünyadaki emperyal güçlerin insanlığın kimyasını bozduğu, hasta bir yapının kronikleşmesi için her türlü hamleyi yaptığını gözlemliyoruz. Bunlar olurken Müslümanların karşı hamleler geliştirdiğini göremiyoruz.
Müslümanlar İslam'ın asla onaylamayacağı yanlış bir tevekkülle sadece duaya sığınıp fiili bir toparlanma içine girmiyorlar. "Müslüman oldum" sözüyle Yüce Rabbimizin kendi yanından özel yardımda bulunacağına inanıyor sanki. Halbuki Hz. Peygamber (s.a.v.) hayatındaki gelişen zor şartları önce beşeri tedbirlerle sonra da manevi hamlelerle aşmıştır. Doğrusu çok zorlanmadıkça da mucize göstermemiştir.
Bedir'den Uhud'a, Hendek'ten Huneyn'e; Hicret'ten dini yaymada oluşturduğu heyetlere kadar sıradanlığa terk ettiği hiçbir hamlesi olmamıştır. İnsan gücüyle çözülen her engeli aşmıştır.
Bizler Hz. Peygamber'in (s.a.v.) uygulamalarını öncelemedik. Sünnetini -uygulamalarının mesajını- algılayamadık.
O'nun güzel örnekliğini günümüz bilgi ve ışığıyla hayata nasıl yansıtacağımızı iyi hesap edemedik.
Birbirimizi yeterince anlamadık.
Kibir, enaniyet, haset, çekememezlik, dedikodu, biz Müslümanların günlük günahları arasında yer aldı.

Kardeşliğimiz nereye gidiyor?
Eskiden "müminler kardeştir" esasına bağlıydık. Şimdi bu ayeti devreden çıkarmak için karşımızdaki Müslüman'ın imanını sorgular olduk.
Karakter ve menfaatimizin uyuştuğu kişileri dinlerine bakmadan dost edindik.

İbadet yaptık. Ahlakını unuttuk
Namazımız var. Namazda camiye cemaate de gidiyoruz. Orucu da hamdolsun tutuyoruz. Haccımız ve hatta zekâtımız da var. Ama komşu hakkı, yetim hakkı, ortak hakkı, akraba hakkı konusunda hassasiyetimizi yitirdik.

Ümmet bilincimizi menfaatimize kurban ettik
İslam coğrafyasının idarecileri birbirleriyle bağlantıları kopardıkları için etrafa dağıldılar.
İmamesi kopmuş tespih taneleri gibi birbirinden uzaklara düştüler. Düşmanlarının ağına düşüp izzeti İslam dışında aradılar.

Günahlarımız kudretimizi kemirdi
Hz. Ömer sefere gönderdiği askerine şöyle diyordu: 'Beni düşmanlarınız değil, günahlarınız ürkütüyor.' Günahlara alıştık. Eskiden ödümüzü kopartan günahları rahatça işler olduk. İslam'dan uzak yaşayan insanlara benzedik.
Yemek yiyişimiz, zevkimiz, tarzımız, hayata bakışımız onlara benzedi. Fazlaca dünyevileştik.
Müslümanlığı yaşamak saflık gibi görünmeye başlandı.

Özeleştiri bir tevbedir
Özeleştiri bir günah çıkarma veya günaha gözyaşı dökmek değil elbette. Yapılan hataları görüp aynı yılanın deliğine parmak sokmamaktır. Özeleştiri bir tevbedir. Hatadan ders almak demektir.
İyi ama bu özeleştiriyi kim yapacak. Fertler olarak bizler yaparsak arzu edilen genel faydayı sağlayamayız.
Dernekler, vakıflar, sivil kuruluşlar, etkili isimler, gerçek kanaat önderleri özetle bu eksikliğin farkına varan herkes Müslümanları ortak kararlar almaya, ortak bir şuur oluşturmaya çağırmalıdır.
Hatalarımızı görmeden, hatalarımızı itiraf etmeden, nerede yanıldığımızı anlamadan yapılacak özeleştirinin de faydası olmayacaktır.
İslam coğrafyası üzerine büyük oyunlar var. Müslümanları yalnızlaştırıp köşeye sıkıştırmakla yanlış kararlar almalarını sağlamaya çalışıyorlar.
Temkinli ve akıllı olmalıyız. Her şeye yeniden başlayacak bir irade göstermeliyiz. Bizi yok edeceklerin istedikleri alanda değil, bizim istediğimiz alanda mücadeleyi yapmalıyız. İslam ülkelerinin halkları liderlerinden önce kucaklaşmalılar. Zira liderleri etkileyen halktır. Üzüntüye ve ümitsizliğe bu dinin tarihinde ve Resul'ün mücadelesinde yer yoktur. Yeniden bismillah deyip yola koyulalım. Her halukârda Müslümanlar kazanacak. İnşaallah.
Kalben, ruhen, bedenen iki temel esasa; Kur'an bilincine ve Hz. Resul'ün (s.a.v.) takip ettiği metoda döndüklerinde.


Paylaş : Facebook'a Paylaş Twitter'a PaylaşMyspace'e PaylaşDelicious'a PaylaşFriend Feed'e PaylaşTechnoratiye PaylaşDigg'de Paylaş




Diğer Yazılarımdan Bazıları
  Bayramınız bayram olsun (06.06.2025)
  Yüce Allah soracak: Beni neden ziyaret etmediniz? (30.05.2025)
  Gençler ateizm-deizm sarmalında (23.05.2025)
  Coğrafyamız Mevlânâ’ya hasret (16.05.2025)
  Bunalımın panzehri İslam’dır (09.05.2025)
  Anneler ve babalar görev başına (02.05.2025)
Sayfa Başı
15.06.2025 Ezan Vakitleri
İmsak : 03:24   İkindi : 17:09
Güneş : 05:24   Akşam : 20:45
Öğle : 13:10   Yatsı : 22:36
      Duyurular
06.06.2025
Hocamizin bu haftaki gazete de "Bayraminiz bayram olsun" yazisi çikti. Yazinin tümünü sitemizden veya gazetenin internet sayfasindan okuyabilirsiniz.
Devamı...
30.05.2025
Hocamizin bu haftaki gazete de "Yüce Allah soracak: Beni neden ziyaret etmediniz?" yazisi çikti. Yazinin tümünü sitemizden veya gazetenin internet say
Devamı...
23.05.2025
Hocamizin bu haftaki gazete de "Gençler ateizm-deizm sarmalinda" yazisi çikti. Yazinin tümünü sitemizden veya gazetenin internet sayfasindan okuyabili
Devamı...
      Ziyaretçi
                   Sayısı
Aktif : 4627
Bugün : 7406
Bu Ay : 210085
Bu Yıl : 2160079
Toplam : 188566573
* 01.01.2011 Tarihi itibari ile
      Dini Sözlük