Son nefeste muhasebe

Amr bin As, Mekke'nin en zeki insanlari arasinda sayilirdi. Diplomat bir aileye mensuptu. Hz. Peygamber'in davetine yillarca direndi. Mekke'nin fethi döneminde Müslüman oldu.
Uzun yillar yasadi. Yöneticilik yapti. Gün geldi, her fani gibi ölüm dösegine uzandi. Son anlarini ve nefis muhasebesini, ziyaretine giden Abdurrahman Semmase anlatiyor. Ilginçtir. Ders vericidir. Ibret aldirici mesajlar tasiyor. Onun için sizlerle paylasiyorum. Abdurrahman Semmase söyle anlatiyor:
"Biz Amr bin As'a ziyarete gittik. Ölüm zamani gelmisti. Bizi görünce yüzünü duvara çevirdi ve uzun uzun agladi. Oglu Abdullah söyle dedi: Babacigim niçin agliyorsun. Hz. Peygamber senin hakkinda güzel seyler söylemisti. Sevinmen lazim. Bu sözleri duyan Amr, bize döndü ve söyle dedi: "Beni en çok rahatlatan sey, benim Kelime-i Tevhidi getirmis olmamdir. 'Allah bir, Hz. Muhammed O'nun Resul'üdür' sözünü söylemis olmamdir."

Hayatimda üç asama
Sonra Amr söyle konusmaya devam etti: Oglum, hayatimda üç asama geçirdim. Birincisi suydu: Hz. Peygamber'e büyük bir kin duyuyordum. Müslüman degildim. O'nu bir yakalasam öldürmek isterdim. En zevk alacagim sey, O'nu öldürmekti. Hamd olsun ki bu dönemde ölmedim. Eger o dönemde ölseydim mutlaka cehenneme girerdim.

Ikinci dönem
Sonra ikinci dönem geldi. Islam kalbime girdi. Müslüman olmak için Hz. Peygamber'e geldim. O'na dedim ki, "Ellerini uzat Müslüman olayim. Ellerini tutayim. Sana biat edeyim." Hz. Peygamber elini uzatti. Ama ben elimi çektim. Avucumu yumdum.
Hz. Peygamber bu tavrimi görünce sordu: "Ne oldu Amr? Niçin elini çektin."
Dedim ki, "Allah'in peygamberi, bu elin sahibi günahkârdir. Bir sartim var, kabul ederseniz ancak elinizi tutabilirim. Buna hak kazanirim."
Efendimiz bana sordu: "Sartin nedir?"
Dedim ki, "Ben günahkârim. Cahiliye dönemimde isledigim günahlardan dolayi korkuyorum. Affim için dua eder misin?"
Efendimiz söyle cevap verdi: "Islam'a girmekle Islam'dan önce isledigin günahlar affedilir. Hicret günahlari affettirir. Hacca gitmen günahlari affettirir."
Artik gönlümde sadece O vardi. O'ndan daha sevgili kimse yoktu. O'nu o kadar sayiyordum ki, doyasiya yüzüne bakamiyordum. Sen desen ki, "Bana O'nun yüzünü tarif et", edemem. Çünkü O'nun yüzüne doyasiya bakamadim. Keske bu haldeyken ölseydim. O zaman cennete girecegimden hiç endise ve tereddüdüm olmazdi. Keske.

Üçüncü dönem
Peygamberimiz vefat etti. Benim için hayatimdaki üçüncü dönem basladi. Bazi seylere karistik. (Siyasi-idari dönemi kastediyor.) Oralardaki halimin ne oldugunu bilmiyorum. Size vasiyetimdir: "Ben ölünce hiçbir aglayici ve ates tasiyici cenazeme katilmasin. Beni gömdükten sonra bir devenin kesilip yüzülüp, etinin dagitildigi bir süre kadar mezarimin basinda oturun. Sizin varliginizdan güç alayim. Rabbimin sorgu soran melekleri gelinceye kadar."
Ders verici bir muhasebe. Yillarca Islam için bir seyler yapmis önemli bir ismin hayatinda yasadigi asamalari ayniyla yasayan yoktur belki ama, hepimizin hayatinda mutlaka bazi asamalar olmustur. Günahkâr dönemimiz, ibadet dönemimiz. Belki ibadetten koptugumuz dönemler. Tövbe dönemimiz. Sikintili yillarimiz. Tam tersine mutlu oldugumuz yillar.
Önemli olan su: Hepimiz Hz. Amr gibi bu muhasebeyi yapabiliyor muyuz? Yanlis anlamayin, ölüm döseginde degil, simdi. Hayattayken, kosuyorken, saglikliyken, konusuyorken, tövbeyle yanlislarini düzeltebiliyorken.

CEHENNEM HARAM OLDU

Efendimiz (s.a.v.) buyurdu: "Cehennemin kendisine haram oldugu kimseyi size haber vereyim mi? Insanlarla kolay anlasan, yumusak tabiatli ve insanlara yakinlik gösterene cehennem haramdir." (Tirmizi, Kiyame, 45)

BEN MELIK DEGILIM

Efendimize bir adam getirildi. Adam, Peygamberimizin huzurunda titremeye basladi. Efendimiz "Titreme, ben melik degilim. Kral degilim. Senden farkim yok. Kureys'ten kurumus et yiyen bir kadinin ogluyum" buyurdu. (Ibn Mace, Etime, 30)

YUMUSAKLIKTAN NASIP

Efendimiz "Yumusakliktan nasip alan, hayirdan hissesini almis demektir. Insanlara davranisinda yumusakliktan mahrum olan hayirdan mahrumdur" buyurdu. (Darimi, Mukaddime, 12)

HANGI AMEL SIZI KURTARIR?

Hakim bin Hizam diyor ki: "Ben Müslüman olunca Hz. Peygamberimize sunu sordum: Ey Allah'in elçisi! Ben putperest oldugum dönemde sadaka verir, akrabaya iyilik eder ve hatta köle azat ederdim. Simdi Allah'a inanmadigim dönemde yapmis oldugum bu ibadetlerden bana bir sevap var mi? Resulullah cevap buyurdu: Sen geçmiste islemis oldugun bu iyilikler sayesinde iste bugün sana Müslümanlik nasip oldu." (Müslim, Iman, 195)
Hiçbir iyiligi, güzelligi küçümsemeyelim. Belki ufak bir iyilik, basimiza gelebilecek bütün kötülükleri uzaklastirir. Veya sikintilari azaltir. Hiçbir iyiligi küçümseme.

MIHRACE KISHAN NE DEDI?

Haydarabad Dekkan Eyaleti Hindu Baskani, Peygamberimize olan sevgi ve hayranligini su cümlelerle ifade etmisti:
Ancak Allah bilir ne oldugumu.
Inançli da, inançsiz da olabilirim.
Benligimi sadik bir hizmetkâr gibi.
Medine'nin ulu hakanina vermek isterim.

NEFRET ETTIRMEYIN

Bir adam, Peygamber Efendimize gelerek, "Falan kisi bize namaz kildirirken çok uzun okuyor. Bu yüzden bazen sabah namazina gidemiyoruz" dedi.
Ben, Peygamberimizin hiçbir konusmasinda bu kadar öfkeli oldugunu görmemistim. Söyle buyurdu:
'Insanlar! Içinizde cemaati nefret ettirenler var. Kim imamlik yaparsa namazi kisa kildirsin. Zira cemaatin içinde yaslisi var, çocugu var, is güç sahibi olan var.

RÜZGÂRA SORDUM

Büyük sairlerden Senai söyle der:
Rüzgâra sordum! Neden Süleyman'a hizmet ediyorsun. Bana cevap verdi: "O'nun mühründe Ahmed'in adi yok mu?"

SENI DUYAMIYORUM

Misir'in Iskenderiye ilinde gömülü bulunan büyük âsik ve sair Imam Busuri, meshur kasidesinde Hz. Peygamber'i deruni bir askla anlatmisti. Adeta satirlarina gözyasi döktürüyor, misli görülmemis bir fani olusun meyvelerini devsiriyordu.
O kasidesinin -Bürde Kasidesi- en coskun yerinde, "Hz. Peygamber'i anlata anlata bizi yaktin, yeter artik, yanip kül olacagiz" diyen âsiklara söyle cevap veriyordu:
"Bana bir sey deme duyamiyorum, O'nu anlatmaya doyamiyorum." Dogrudur. Hz. Peygamber'e doyulmaz.
O'nu anlatmaya satirlar yetmez. Bu âsik ve masuk arasindaki sevda ta vuslata kadar devam edecek.

BIR AYET

Gerçekten kurtulmustur temizlenen ve Rabb'inin ismini anip da namaz kilan. Fakat siz, dünya hayatini tercih ediyorsunuz. Halbuki ahiret daha hayirli ve daha devamlidir. (A'la, 14-17)

BIR DUA

"Bütün hamdler, âlemlerin Rabb'i olan Allah'a aittir. O, göklerin ve yerin Rabb'i, O âlemlerin Rabb'idir. Göklerde ve yerde ululuk O'nundur. O, azizdir ve hakimdir. Hamd Allah'a aittir. O, göklerin ve yerin Rabb'idir. O, âlemlerin Rabb'idir. Göklerde ve yerde büyüklük O'nundur. O azizdir. O hakimdir. Hükümranlik O'nundur. Göklerin ve yerin Rabb'idir. O, âlemlerin Rabb'idir. Göklerde ve yerde nur O'nundur. O azizdir, hakimdir."
Not: Hanefi âlimlerinden Ayni der ki, kim bu duayi baba-anne hakki için okursa ve "Allah'im, bu duayi babam ve annem için kabul et" derse baba ve annesine çok faydali bir amel islemis olur.

BIR HADIS

Efendimiz (s.a.v.) söyle buyurdu:
"Yoksula sadaka vermek bir sadakadir. Akrabaya sadaka vermek ise hem sadaka hem de sila-i rahimdir." (Tirmizi)